Dünya genelinde yaklaşık 2 milyar Müslümanın kutladığı Ramazan Bayramı Afganistan’da da coşkuyla kutlandı. On yıllarca işgalci emperyalistlere karşı istiklal ve bağımsızlık savaşı veren dost ve kardeş Afganistan birkaç yıldan beri bayramları gerçek “bayram tadında” kutluyor.
İç savaşın olmadığı ve işgalcilerin terk etmek zorunda kaldığı ülkede yıllardan beri biriken sorunların üstesinden gelmek için halk yeni Taliban yönetiminden umutlu. Savaş uçaklarının ürkütücü sesi ve atacağı bombaların korkusu olmadan Afgan halkı Ramazan Bayramı münasebetiyle camilere akın etti. Genci ve yaşlısı kent merkezlerindeki Cuma camilerine giderek 11 ayın sultanı ramazanın hediyesi olan Bayram namazı için saf tuttu.
İslam toplumlarının ortak geleneği olan aile büyüklerine saygı, yoksullara yardım, çocukların ve yetimlerin sevindirilmesi, onlara türlü hediyelerin takdim edilmesi, ortak sevincin paylaşılması, küskünlerin barışması ve ortak sofralara oturarak dostlukların pekiştirilmesi önemli ve yüz yıllardan beri devam eden güzel bir gelenektir.
Afganistan’da bayramlara has giysiler giyilir. Öyle ki nereye bakarsanız bakın, çevrenizin adeta bir renk cümbüşü olduğunu görürsün. Kadınlar, erkekler, çocuklar, yaşlılar bayram günü rengarenk elbiseleriyle dışarı çıkar.
Kerpiçten evlerin bir araya gelmesiyle meydana gelen mahallelerde bölgenin aşiret liderleri ve önde gelen şahsiyetlerinin kurdukları çadırlarda bayramlaşmalar yapılır, siyah ve yeşil çay eşliğinde yemekler yenilir. Çocuklar her yerde çocuktur, sevimlidir ve masumdur. Aldıkları oyuncaklarla çadırların etrafında bu yıl da ABD ve Rus bombardımanları olmadan gönüllerince eğlendiler.
Yıllardan beri biriken ekonomik sıkıntılar, terör saldırıları, gruplar arasındaki çekişmeler, politik kavgalardan yorulan Afgan halkı için bayramların anlamı daha başka oluyor. Böylesi günlerde eski düşmanlıkların üzerine sünger çekilip gelecek ortak günler için dostluk çayları içiliyor.
Çocuklar Bayramın Neşesidir
Peştun, Tacik, Özbek, Türkmen ve Hazara gibi farklı etnik ve dini gruplardan oluşan Afganistan’ın hemen her bölgesinde bayramlarda farklı gelenekler yaşatılıyor. Ülkemizde olduğu gibi Afganistan’da da komşu ve akrabalara yönelik ikramlar her zaman en ön saftadır. İlk bayramlaşma cami dönüşünden sonra aile büyüğünün bulunduğu yerde gerçekleşir. Aile büyükleri çocuklara “eidi” bayramlık harçlığı verir. Bölgeye has şekerlemeler, bizdeki akide şekerine benzer şekerin yanında kabuğu farklı boyalarla boyanmış haşlanmış yumurta verirler.
Bayramlara özgü bir oyun haline gelen yumurta tokuşturmaya “Tokhm-Jangi” denir. Çocuklar, hatta büyükler bile bu oyunu topluca oynar. Herkes kırmızı, beyaz, mavi veya yeşil renge boyanmış yumurtanın uçlarını birbirine vurarak kırılmayan yumurtayla oyunu kazanmayı hedefler. Bu oyun oldukça çekişmeli olur.
Ziyaret yapılan evlerin hemen hepsinde badem, badem şekeri, leblebi, antep fıstığı, ceviz, incir ve kayısıdan oluşan kuru meyve ve yemişlerden ikram edilir. Bölgenin kendine has kuru uzumu, yazlık veya kışlık kavunu, bölgede az bulunan elma ve farklı meyvelerin sunumuyla, etli yemekler, pilavlar, pastalar salata ve içeceklerle sofralar donatılır.
Peştunların Şule yemeği, Taciklerin “Goşt” ve Özbeklerin etli pilavları ülkenin önemli yemek kültürünün birer parçasıdır. “Roghan joshi” yanı şekerli kızarmış hamur, Çenti turşusu, Kabuli pilav ile yeşil çay ortak kültürdür.
Ülkenin kuzeyinde yaşayan Özbek ve Türkmen kardeşlerimizin “Gelin sofrası” adını verdikleri yeni gelinlerin kurdukları sofra yarışması bu yıl da yapıldı. Zor şartlar altında buldukları her nesneyi değerlendiren gelinlerin hünerlerini görmek için kadın ve kızlar uzak bölgelerden gelerek söz konusu sofraya oturdu. Daha sonra konuklar sofrada bulanan yiyecek ve sunum hakkında yorumlar yapıldı. Fakir ve zengin ayrımı yapılmadan yeni evlenen çiftin evine herkes gelebilir.
Ancak burada israfa varan sergilemelerin olduğunu da belirtmekte fayda vardır. Hayır hasenatın bir nevi şova dönüştüğünü üzülerek de olsa ifade etmeliyim. Zengin aileler sofrasını daha gösterişli ve şatafatlı yaparken durumu kısıtlı olan aileler de zenginlerden geri kalmamak adına abartılı, hatta borç alınarak sofralar kuruyor.
Düğünlerin Bayramda Yapılması Geleneği
Kuzey bölgelerinde, özellikle Herat’ta, evlenecek olan çiftlerin bir kısmı düğünlerini bayramlarda yapar. Böylece hem bayram hem de düğün bir arada yapılır. Bayram günü yeni gelinlere bayramlık götürmek de Afgan halkının önemli geleneklerinden biridir. Bu etkinlikte gelin tarafının evinde tatlılar ve işlenmiş mendiller hazırlanır. Afganistan halkının enteresan geleneklerinden biri güreş yarışmaları ve Galle savaşıdır.
Bu oyun “Tokhm-Jangi” gibi renkli değil sade yumurtalarla oynanır. Gelin ailesi elbise ve ayakkabı gibi hediyelerden başka çok sayıda pişirilmiş yumurtayı da damada hediye eder ve Galle savaşına katılmasını ister.
Galle savaşı “Tokhm-Jangi” gibi iki katılımcının yumurtalarını birbirine vurmakla yapılır. Bu yarışmada yumurtası kırılan taraf yumurtasını kazanan tarafa vermek zorunda kalır. Yarışmaya katılan damat gelinin evine zaferle dönmesi ve kırdığı yumurtaları gelin ailesine vermesi gerekir.
Yıllardan beri devam işgal ve iç savaş nedeniyle bazı aşiretler arasında düşmanlıklar meydana geldiği için bayramlar söz konusu husumetleri bitirmek için önemli fırsat olarak görülür. Kavgalı olan aşiretleri bölgenin alimleri veya kanaat önderleri büyük alanlarda kurulan çadırlara veya alana toplar. Alimler tarafların husumetlerinin sona ermesi, barış ve kardeşlik için dini konuşmalar yapar. Sonra aşiretin ileri gelenleri görüşlerini ve karşı tarafla olan düşmanlığını bitirdiğini ilan eder. Böylece taraflar birbirleriyle musafahalaşarak düşmanlıklar yerini dostluk ve kardeşliğe terk eder.
Batı yanlısı hükümetlerin ortadan kalkmasından sonra idareyi ele alan Taliban’ın ülkenin geneline yakınına hâkim durumdadır. Yıllarca biriken meselelerin birden ortadan kalkacağını kimse iddia edemez. Ancak en azından şimdiki idarenin bu sorunları çözmeye niyetli olduğu, ellerindeki imkanlar dahilinde toplumun refahını artırmaya çalıştıklarını ifade edebiliriz.
Halkın bir kısmı Taliban’ın kanunları şiddetli uyguladığından korkuyor, bir kısmı da gerçekten ülkenin huzuru için kurallara uyuyor. Böylece ülkede en korkulan iç çatışmanın çok düşük seviyede olması sevindiricidir. Bayramlar halkı devletle ve birbirleriyle barıştırmak için çok önemli bir görev görmektedir.
İngiliz Sömürgesinin Fitnesi Kardeşlerin Arasını Açıyor
Afganistan'ın en üst düzey lideri olan münzevi Hibetullah Ahundzade liderliğinde Ağustos 2021'de idarenin kontrolünü ele geçirdikten sonra Afganistan'da birçok konuda ilerleme kaydedildiğini rahatlıkla ifade edebiliriz. Gelenek ve kabile kültüründen kaynaklı aksamaların, savaş baronlarının gelirlerinin kısılmasından rahatsız olanlar, dış güçler ve emperyalistler adına faaliyet gösteren ajanların kışkırtması nedeniyle birkaç kentte olağanüstü tedbirler uygulanmaktadır. Ancak bu bayramda herhangi bir terör eylemi yapılmaması bayramın bereketi olarak nitelendirildi.
Son yıllarda Pakistan’daki faaliyetlerini artıran terör örgütü Pakistan Talibanı (Tehrik-i Taliban Pakistan-TTP) ve Durand Hattı boyunca süren sınır çatışmaları, iki kardeş ve komşu Pakistan ile Taliban rejimi arasında ciddi görüş ayrılıkları yaşanıyor. İslamabad, Kabil idaresinin Pakistan Talibanı'na destek verdiğini iddia ederken Kabil yönetimi ise TTP'yi desteklediğine yönelik iddiaları reddediyor. Bu durum, iki ülke arasında uyuşmazlık konusu olarak öne çıkıyor.
Pakistan’da yaşayan yaklaşık 2 milyon Afgan mülteci var. Bu gerginlikten en çok etkilenen göçmenler oluyor. Her terör saldırısında Pakistan bu göçmenleri sınır dışı edeceği tehdidinde bulunuyor. Taliban yönetimi de İngiliz sömürgesi zamanından kalma Durand Hattı meselesini ve Peştun bölgesinin kendine ait toprak olduğunu öne sürerek inatlaşmaya gidiliyor.
Bazen sınır hattı olan Hayber Pahtunhva bölgesinde taraflar birbirlerinin güçlerine karşılıklı saldırılar gerçekleştiriyor. Bu durumdan istifade eden ve tarafların arasını açmak için emperyalistler her türlü şeytanca yola başvuruyor. Taliban ile Pakistan’ın çatışması bölge ve dünya barışı için hiçbir fayda vermeyeceği ortadadır. Böylesi bir kaos ve çatışmadan sadece Müslüman düşmanları ve silah tüccarları kazanır. Bu bayram vesilesiyle Pakistan ile Afganistan arasında dostluk köprülerinin kurulması beklenirdi. Ancak maalesef böyle bir gelişme olmasa da en azından şimdilik birbirleriyle çatışma noktasında olmamaları sevindiricidir.
*Bu makalede ifade edilen fikirler yazara aittir ve İslam Düşüncesi'nin editoryal duruşunu yansıtmayabilir.